4.06.2018

TUMAC: Ahir Zamanların Eğitim İhtiyaç, Değer ve Eğilimlerine “Gelenek” Karşılık Verebilir mi?

İnsan algılayışı, bilişsel kapasite ve becerisi insanlık tarihi boyunca dönüştü, değişti; dönüşüyor, değişiyor. İnsan tahayyül ediyor, tahayyül ettiklerini tasarlıyor bir yandan; diğer yandan tasarladığı düzen, araç, alet ve dünyalar insanı yeniden ve yeniden tasarlıyor. Bu süreç bin yıllardır böyle devam ediyor. İnsan, tasarladıkça dönüşüyor. Ancak, bu dönüşüm içerisinde, “21. yüzyılın değişen eğitim ihtiyaç, değer ve eğilimleri bağlamında Türk makam müziği eğitiminin bugünü” konulu bir tartışmayı başlatmadan çok önce, tartışıp aşmamız gereken, ama bir o kadar da kemikleşmiş pek çok başka meselemiz var. Yazının tamamı için tıklayınız.

4.05.2018

Birikim - 4 Mayıs 2018: İmamın İnsafı

"İktidarın, biyosiyaset ile insan bedenlerine ve hayat tarzlarına nasıl nüfuz ettiği, çıplak hayatları nasıl siyasallaştırdığı bizlere yabancı değil; özellikle Foucault’dan beri. Bedenlerimiz, iktidarın taşıyıcı virüsleri gibi işlev görüyor modern zamanlarda. Foucault’nun sözde özneleri, yaşam içerisinde iktidarın gözleri, elleri, ayakları, kulaklarına dönüşürken; biyosiyaset, bireyselliği yok ederek bu özneleri tebaalaştırıyor." Yazının tamamı için:

21.03.2018

Müzik ve Politika Sempozyumu

İcat Edilmiş Bir Kavram Olarak “Tasavvuf Müziği”nin
Türkiye’de Bağlamsal Yolculuğu
Erdem İlgi Akter, Dr.

Önerilen sunum, “tasavvuf müziği” kavramının icat edilmiş bir müzik kavramı olduğunu savunarak; kavramın, Türk siyasî tarihinin farklı dönemlerinde ne türden anlamlandırmalara açık olduğunu sorgulamayı amaçlar. Buna bağlı olarak, kavrama özgü müphemliğin, siyasî ve toplumsal çatışmaları ortaya çıkartıcı ve uzlaştırıcı bir rol oynadığını iddia ederek; kavramı, üzerinde mücadele yürütülen bir alan olarak, hegemonya mücadelesi ile ilişkisi açısından ele alır. Bunun için kavramın ilgili toplumsal aktörler tarafından kullanım ve anlamlandırılma biçimlerini, tarihsel yolculuğunu inceler. 1960’larda tekke müziği repertuvarının devlet nezdinde kabulünü sağlayan bu kavramın, 1990 ve 2000’ler sonrası döneme gelindiğinde geleneksel(leşme)ci bir kültür endüstrisine dahil oluşunu, bu süreçte “tasavvuf-arabesk” ya da “arabesk-ilahi” olarak adlandırılan üretimleri nasıl kendi bünyesine katabildiğini tartışır.

Anahtar kelimeler: Tasavvuf müziği, icat edilmiş gelenek, gelenekselleşmecilik, kültür endüstrisi, hegemonya.



Contextual Journey of Tasavvuf Music”
as an Invented Concept in Turkey
Erdem Ilgi Akter, Dr.

Proposed paper addresses the varying conceptualizations of “tasavvuf music” as an invented concept in Turkey, in the context of different phases of Turkish political history. In parallel to this, it suggests that the unique ambiguity of the concept allows us to treat it as a field of conflicts and compromises, therefore to examine it in relation to the hegemonic struggle over the concept. For this, it examines the ways in which the concept has been used and conceptualized by social agents at different phases, starting from 1960s in which the concept became apparent by-passing the threatening connotation of the term “lodge music, and started to receive official recognition in the eyes of the official institutions. It then discusses how the concept has become a melting-pot concept, involving non-lodge and non-traditional musical productions like “tassavvuf-arabesque” or arabesque-hymns”, and how it has found its place in the traditionalized culture industry in Turkey after the 1990s and 2000s.

Key words: Tasavvuf music, invented tradition, traditionalization, culture industry, hegemony.



@ Müzik ve Politika Sempozyumu, Etnomüzikoloji Derneği, 22-24 Mart 2018, Almira Otel-Bursa